Ana içeriğe atla

İlerlemeli Hikaye Örneği 1 (devam edilmeyecek)

 Öncelikle neden devam edilmeyecek onu söyleyeyim. Çünkü daha önce böyle bir şey denememiştim ve sanırım hikayenin başlangıcı biraz yanlış yerden oldu ayrıca şuan harita çizimi ve evrenini geri kalan unsurları ile ilgileniyorum. İlerlemeli hikaye yazmayı düşünüyorum ama bu olmayacak. İyi okumalar efenim zaten kısa bir hikaye. (bilgisayarda ki word dosyasından oynama yapmadan atıyorum umarım sorun çıkmaz) Bu arada bu hikaye sana tanıdık geldi mi Karakter Yaratma Denemesi 1 

(1)

Oste Krallığının merkezinde bir handasın. Hanın en köşesinde oturup bilgi toplamaya çalışıyorsun ve sonunda beklediğin bilgi dolu sohbet başlıyor.’’Yaklaşmamamız gereken uçurumların kenarlarında olan parçalanmış mezar taşlarında hep aynı şeyler yazar. 'Hepimizi bizden iyi biliyor ve bilecek. Düşündüklerimizi sanki o bize düşündürtüyor. Yol bulmaya geldiysen kaybolup gideceksin, Bu yazıyı yanlışlıkla okuman dileğiyle .' Bu sözleri o mezar taşlarına uçuruma en yakın yaşayan ve herkesle görüşmeyi reddeden ,söylentilere göre lanetlenmiş ,biri yazar. Adı Iorep. Türünü, ne olduğunu pek bilmiyoruz. Ama bence o bir kahraman . Bu toprakların gördüğü en iyi savaşçı, kurtarıcı . Belki o da benim, komutanlarınız gibi yaşlı bir savaşçı ya da mezar taşlarında bahsettiği yaratığın kölesi. Belki de bahsettiği yaratık kendisi. Ne kadar unutulmuş bir sanat olsa da şekil değiştiriyor olabilir. Ne kadar şahit olmasa da bazı dedikodular şöyle düşündürtüyor genç savaşçılar.' Kanatlarını açtığında kanatlarındaki yaralardan onlarca savaş atı geçer, acıktığında karnının gurultusu uçurum yamacını parçalar, sadece dişlerine bakmanız bile haftalarca uykunuzu kaçırır ama yaşayan en bilge varlık odur, tüm soruların cevaplarını bilir ve gelecek hakkındaki sorularınıza tereddütsüz doğru cevaplar  verir.'. ‘’Handa aniden başlayan yine efsaneleri anlatan bir ihtiyar daha diye başlayan bir kahkaha ve bağırış seliyle komutanın sözleri kesilir ve öğrenci grubu da  kargaşaya katılır. Handa olan kargaşa eninde sonunda diniyor ve komutan sözlerine devam etmek yerine daha farklı bir hikaye anlatıyor. Bu hikaye daha fazla büyü öğrenmek ve farklı şeyler denemek isteyen askerlere hitap ediyor. İyi insanların elinde olduğu sürece büyü bu topraklarda sorun çıkarmıyor. Büyü öğreten yerlerde bunun bir yolunu bulmuş olsalar gerek diye düşündün. Çökmüş Dağ  Kraek’in altında olan bir kule olduğunu ve nasıl gideceğini öğrendin orada yeni beceriler elde edinebilirsin.

Sabahın ilk ışıklarıyla Kraek’e doğru yola çık(2)

Oste’de kal ve Iorep hakkında daha fazla bilgi edinmeye çalış(3)

(2)

Genç Oste askerleriyle beraber Kraek’e doğru uzun ve zorlu yolculuğa başlıyorsun.  Oste’nin dev kapılarından çıkmadan bir adam grubunuza yaklaşıp ‘unutmayın sadece içinde kötülük ve bencillik barındırmayanların yeridir Kraek’ kulesi’ diyor. Yolda karşılacağınız zorluklar anlatılıyor ve bir büyücü gelip grup liderinin atına yönü öğretiyor. Grubunuzda senin gibi gezginler olduğu gibi kıdemli savaşçılar ve genç büyücülerde var. Ama yinede yolculuk sırasında dikkatli olman gerekiyor çünkü dışarıdan gelen saldırılarda Oste vatandaşı olarak görüleceksin. Oste’nin açık ve savaşa elverişli arazisinden çıktıktan sonra küçük tepelerin arasında gizlenmiş gözden uzak Eraer köyünde haraç toplayan haydutlar görüyorsunuz. Yola çıkmadan imzaladığın belgeye göre süreli Oste askeri sayılırsın ve bu haydutlara karşı koymanız gerekiyor. Sayıca üstünsünüz ama bu direniş ve yaralılar yolculuğunun süresini fazlasıyla uzatabilir.

Yolu biliyorsun gruptan gelmek isteyenlerle Kraek’e devam et (4)

Gizlice saldırı düzenleyemeyecek kadar kalabalıksınız. Muharebe için kendini yüreklendir (5)

 

 

(3)

Günün ilk ışıklarıyla uyandın, kısa bir kahvaltı yapıp şehrin kütüphanesine iniyorsun. Tüm krallıklar arasındaki en büyük kütüphaneye sahip olan krallık Oste olduğu için doğru yerdesin. Kütüphanenin giriş kapısından itibaren başlayan sadelik ve düzen seni içine çekiyor. Aradıklarını bulmak için tozlanmış, geride kalmış raflara doğru ilerliyorsun. Vatandaşlar listesi, Oste komutanları, Savaş kahramanları, Savaş Alanı Efsaneleri ve Kutsananlar Listesi kitaplarını yanına alıyorsun. Tüm gün bu kitaplar üzerinde çalışıyorsun. Iorep’i bulmak ve sorularını sormak için o kadar uzun zaman önce ailenin yanından ayrıldın ki zaman zaman neden bu kadar büyük bir hevesle onu aradığını sende bilmiyorsun. Hayatının amacını kendin bulamadığın için bunu Iorep’ e sormak ne kadar mantıklı diyorsun bazen kendine. Bazen de onu bulman gerektiğini yaşamandan daha önemli hissediyorsun. Kitaplarla işin bitmedi ama kafan kendi sorularıyla çok karıştı.  Uzun bir günden sonra öğrendiklerin şunlar. Iorep 128 yıl önce doğmuş normal bir Oste vatandaşıymış. Ne kutsanmış bir komutan ne de bi askermiş. Savaşla hiç alakası olmamasına rağmen Dünyanın kara büyü, kötülük ve açgözlülük ile olan savaşında savaş alanı efsaneleri kitabında yer almış. Yazanlar şu şekilde. Iorep korkusuzca savaş alanına en geriden girdi, ön saflara doğru koşarken bir yandan da üzerindeki elbiseleri yırtıyordu, savaş alanındaki en yüksek tepeye çıktı, şüphesiz içinde tanrı kanı vardı. Iorep tepeden aşağı zıpladı ve ışık yok oldu. Savaş alanında küçük boşluklar dışında ışık alan hiçbir yer yoktu. Işık geri geldiğinde düşmanların altından dev solucanlar çıkıp onları yer altına götürdü, bazı düşmanlar havaya, güneşe uçtu ve yanarak öldü bazıları ise olduğu yerde taş kesildi. Çok güçlü büyücüler toz oldu, bu tozları düşmanlar soludu ve zehirlendiler. Kendi gücüne güvenen her kötü için inanılmaz bir güçtü karşılarındaki. İçinde biraz iyilik kalanlar dışında düşman hattında kimse kalmamıştı. Iorep ise tepeden aşağı düşmüş  orada bayılmıştı. Bu savaşı dünya tanrılar olmasa asla kazanamazdı. Kitaptaki yazı bu kadardı açıklama kısmında da bazı görüşler vardı. Kimisine göre Iorep kutsanan bir varlıktı kimisine göre sadece savaş için cesaretin sembolü, kimisi de Iorep in bu savaşı tek kazandığını düşünüyordu. Kitaplarla işin bittiğinde arada bir sana bakan meraklı kütüphaneciyle göz göze geldin. Kütüphane ne kadar büyük olsada senin gibi öğrenmeye meraklıların buralarda çok zor bulunduğunu söyledi.

Iorep’in yerini bulmak için çevreni genişlet, handa sosyalleş (6)

Kütüphaneciye yolculuğundan ve merakından bahset (7)

(4)

İkna etme konusunda pek becerikli olamasanda 2 büyücü ve 3 gezgin sana katılıyor. Askerler sizden Oste’nin sağladığı silahları ve mühürleri alıyor. İkna konusunda başarılı biri olmasanda yön bulma konusunda oldukça iyisin. Eskiden gelen bir yetenek  senin için yön bulmak. Doğduğun köy olan Hujok çok karışık bir bölge ve o ormanlarda yön bulmak insana doğuştan gelen bir yetenek.  Güneş yerini Ay’a bırakınca küçük güvenli bir alanda kamp kuruyorsunuz. Büyücüler hemen ateşi yakıyor ve etrafı aydınlatıyor. Gezginlerden birisi yemek konusunda yetenekli olduğunu söylüyor ve yemek konusunu üstleniyor. Çok geçmeden ateş etrafında toplanıp sosyalleşmeye başlıyorsunuz. Herkes amaçlarından bahsediyor. Gezginlerin ve büyücülerin amacını dinlerken kendi amacındaki sadelik ve küçüklük gururunu kırıyor. Etrafını saran bu küçük grup  güç ve saygı için bu yola düşmüş. Sense sadece kendine bir şeyler katmak isteyen bir arayışçısın. Gruba liderliğini göstermek için ilk gece nöbetini üstleniyorsun.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadece

                    İçinden geçen duyguları kontrol edemediğinde ve sonuçlar büyümeye başladığında içinde saklı bir gücün olduğunu anlarsın, Iorep ile tanışma hikayem de böyle başladı. İkimizde anavatanlarından, köylerinden savaşa sürülmüş gençlerdik. Iorep iyi ki uzun bir süre kendini kontrol etmiş. Etrafımızda durumu bize benzeyen, bizi anlayan kimse olmadığından Iorep ile yakınlaşıp iyi birer dost olmamız çok zaman sürmemişti. Oste krallığında orduya katıldığımız ilk günler kaynaşma ve küçük eğitimler ile geçmişti. Bu eğitimler biter bitmez Iorep ile krallığının arka sokaklarına atılıp güneş kaybolana, hanlardan sesler yükselene kadar Oste'yi tadardık. Oste'nin eski zamanki mimarisi, yerel yiyecekleri ve zenginliği şu anki Oste'yi değil kıtayı bile gölgede bırakırdı. Oste'nin zenginliği savaştan ve yağmadan geliyordu. Oste saflarında savaşmak benim için çok büyük bir onurdu. Iorep için bu durum tam tersiydi, savaş alanına çıktığımızda insanları esir almak yüce amacım

Bura ne?

Kanka işte porfolyö falan. Mesela kitap yazarsam (sanmam) tolarts adı altında çıkar. Visual scripting beni çok sarıyo mesela bi oyunum çıkarsa(çıkmaz) toldev adı altında çıkar ama hepsi burada olur.